İlginç Buluşlar



Gelecekte uçan daire biçimdeki hava taşıtlarının, kanatlı ve silindirik uçakların yerini alacağı düşünülüyor.
Hollanda Delft Teknoloji Üniversitesi bilimadamlarından Etnel Straatsma, geleneksel kanatlı ve silindirik biçimli uçaklar yerine, gelecekte disk biçimde, hafif malzemelerden üretilmiş ve çevre dostu hava taşıtların göklerde yer alacağını düşündüğünü belirtti.



Back to the Future II (Geleceğe Dönüş II) filminde doktor Brown’ın, DeLorean’deki (filmdeki araba) plutonyum sorununu Mr. Fusion isimli bir çöp jeneratörü ile nasıl hallettiğini hatırlıyor musunuz? Bu, muhtemelen bir tür şakaya benziyor veya arzulanan bir düşünceydi ama şu an gerçek olabilir gibi görünüyor. Teknoloji Araştırmaları Enstitüsü’nden (Institute of Technological Research – IPT) ve Havacılık Teknolojisi Enstitüsü’nden (Technological Institute of Aeronautics - ITA) bir grup bilim adamı, ısıtılmış gaz çekişli, elektrik çıkışlı, bir türbin içerisine ultra yüksek sıcaklık gönderen, oluşan sıkıştırmayla alternatif enerji üreten bir Mr. Fusion projesi üzerinde çalışıyorlar. Bu aynı zamanda çöplerin bir kısmını da ortadan kaldıracağı için, iki problemi birden çözmüş olacak. Coolest Gadgets



Işığı yavaşlatmak ve yakalamak için kullanılan yeni bir yöntemin, bilgisayarların kapasitesinin bin kat artırılmasına olanak sağlayabileceği ortaya çıktı.
İngiltere'nin Surrey Üniversitesi ile Salford Üniversitesi'nde yapılan ve Nature'de yayımlanan araştırmaya göre, ışık tayfının yavaşlatılması, optik ağ üzerindeki verilerin iletilmesini hızlandırıyor. Yapay olarak yaratılan metamateryalin 'negatif kırılması' özelliğinde elde edilen sonuçlara göre, kırılma göstergesi, ışığın bir maddeyi geçerken yavaşlamasını gösteriyor. Surrey Üniversitesi'nden Ortwin Hess ve Kosmas Tsakmakidis ile Salford Üniversitesi'nden Alan Bordman, negatif kırılmada, ışık dalgalarının ışığa doğru hareket ettiğini ve hızlarının sıfıra doğru eğilim kazandığını belirterek, çalışmalarında ışık spektrumunun bir parçasını yakalamayı başardıklarını ve uyarlanan metamateryal için ışığı bütününde dondurmanın mümkün olduğunu gösterdiklerini kaydetti. Araştırmacılar, bu metamateryallerin, ışığın bir dalga boyundan çok daha küçük metalik bileşenden oluştuğunu belirtti. Işık tayfının çeşitli frekanslarının aynı anda kullanılmasıyla, bilgisayarların veri depolama kapasitelerinin önemli ölçüde artırılabileceğinin altını çizen bilimadamları, bir tür elektron pusulası kullanarak, bir faktörün kapasitesinin ikiye çıkarılabileceğini kaydetti. "Amacımız, bir faktörü çok daha fazla artırmak, çünkü aynı anda çok dahafazla frekans depolayabilirsiniz" diyen Ortwin Hess, ışığı yavaşlatmanın internet üzerindeki veri paketlerinin iletim hızını da düzenleme olanağı sağlayacağını ve büyük arterlerde trafik sıkışıklığının önüne geçilmesi için hız düzenlemesi yapılması gibi internette sıkışmaların engellenebileceğini belirtti.

Dersler Hakkında Fikir Paylaşımı

Şimdiye kadar gördüğüm dersler hakkında biraz bilgi vereyim belki almadan önce bir fikir edinmiş olursunuz.(Not: tecrübe ve deneme yanılma yöntemiyle yapılmış yorumlardır:)

Fizik 1: Lise fiziğinin geçerli olduğu gayet rahat geçilebilecek bir derstir.
Fizik 2: Üniversitede olduğunuzu hatırlayabileceğiniz bir derstir. İçeriğinde elektrik elektromanyetik konularının yoğun olduğu zor bir derstir. 3. alışımda B ile geçmeyi başarabildiğim derstir.
Matematik 1:Yine lise matematiği devamı olup kolay geçilebilecek bir derstir.
Matematik 2: İntegral işin içine girdiğinden zorlanabilecek bir derstir ama geçilesi yüksektir.
Genel Kimya: Ne alaka dediğim bir derstir. Bir şey öğrenmeden geçilebilir
Lineer Cebir: Elektrik müh. Çok yardımcı olan bir derstir zevklidir karşınıza hep çıkar.
Dif. Denklemler: Yine çok yardımcı bir derstir elektrik müh. İçin.
Elektromanyetik Alan Teorisi: Bir alanın bir daha almak istemeyeceği bir ders olup 2. alışımda A almayı başardığım ama çok çabuk unuttuğum 3 boyutlu uzayda manyetik alan çizgilerinin peşinde koştuğum derstir. Hamit Hoca dan alınır kolay geçilir.
Devre Teorisi: Elektrik mühendisi olacaksan bilecen kardeşim. Notları çoktur fakat gereklidir.
Devre Teorisi Lab.. :İyidir hoştur fakat biraz boştur korkarlar deneyi size yaptırmazlar 220V ile tanışamazsın bakılıktır.
Müh. Matematiği: Adı üstünde mühendisin matematiğidir yukarda yardımcıdır dediğim dif. Lineer bu derste iyice görülür.
Temel Bilg. Bilimleri: Matlab ile tanışılır zevklidir Matris işlemleri yapılır gereklidir.
Devre Analizi: Ders karışıktır dersin içeriğinden değil veren hocalardan bence s ve t domenlerinde devre teorisi bilgileri gerekir. Alınır geçildiyse yükseltme riskine girmeyin.
Elektronik: Güzeldir bize biraz kibar kaçar 5V falan kolaydır zor gözüktüğüne bakma!
Yüksek Gerilim Tek.: Gariptir yüksek gerilimle oyun olmaz : )geçilebilirliği yüksektir.
Enerji Dağıtımı: Tesis seçeceksen bina elektrik projeleri çizmek istiosan bu dersi bilmelisin.
Elek. Makinaları 1: Anlaşılmıyor anladın gibi oluyorsun karışıyor manyetik alan bu LOSt gibi:S
Güç Elektroniği: Güzel bir derstir gereklidir hocaları kalitedir.
Sayısal Sistemler: Seveni de var sevmeyeni de 010101 olayları ben üstten aldım geçtim üstten alanlar için tavsiye edilir.
Enerji İletim Hatları: Evet hikaye gibi şeyler var ama hocası peygamber gibidir sevilir sayılır kalan çok az kişi vardır onlarda kalmayı çok istemiştir.
Elek. Makinaları 2: 1. sinden devam et aynı şekil: )
Elek. Mak. Lab. 1: Bence gereksiz bu kasışlar Elektrik Mak.1 dersinin gecikmiş labaratuarıdır.
Güç Elekt. End. Uyg. 1 : Güzel bir derstir gereklidir hocaları kalitedir
Otomatik Kontrol : Otomasyoncu olmak istersen bileceksin.
Programlanabilir Lojik Kontrolcular : Sevdiğim bir derstir eğlencelidir. Otomasyoncu dersidir.
PLC Laboratuarı : Plc dersinin pekiştiği bilgisayrla proglama işini öğrendiğin gerçek yer.
Kontrol Sistemleri İçin Algılayıcılar: Aslında hocamız okuldan ayrılmasaydı bişeyler yapılabilecek gb görünen bir dersti.
Rüzgar ve Güneş Enerjili Güç Sistemleri : Kolay bir derstir zorlanmazsın ortalama yükseltmek için tavsiye edilir.

Benden bu kadar son senem artık geri kalan dersleri işallah bitirince eklerim.

Elektriğin Tarihçesi



Kehribarın ovulduğunda ufak nesneleri çekmesi M.Ö 600 yıllarında yaşamış olan,Yunan filozofu Thales zamanında biliniyordu. Diğer filozof, Theophrastus, Thales’den üç yüzyıl sonra olağanüstü cisimler hakkında bir tez yazmıştı.
Elektrik ve manyetizma hakkında M.S 1600 yıllarında İngiliz fizikçi William Gilbert araştırmalarına kadar hiç bilimsel çalışma yapılmamıştır. Gilbert ilk kez elektrik adını kullanmış (Yunanca elektron, "kehribar") elektrik ve manyetizma arasındaki ilişkiyi tanımlamıştır. Elektrikle çalışan ilk cihaz 1672 yılında Alman fizikçi Otto von Guericke tarafından yapılan yoğunlaştırılmış iki kükürt kürenin zıt yönde döndürülmesi ile elektrik üreten elektrostatik bir makinaydı. Fransız bilimadamı Charles Francois de Cisternay Du Fay elektiğin pozitif ve negatif olarak iki farklı tipinin bulunduğunu açıkladı. 1745 de kondansatörün ilk biçimi olan Leyden Şişesi geliştirildi. Leyden şişesi yoğunlaştırılmış cam şişenin içine ve dışına birbirlerinden yalıtılmış kalay lehvaları yerleştirilerek yapılmıştı. Kalay lehvalar elektrostatik bir makina tarafından şarj edildiğinde ve iki ucuna birden dokunulduğunda şiddetli bir elektrik şoku üretebiliyorlardı. Benjamin Franklin elektrikle ilgili araştırmalara pek çok zaman harcadı. Onun ünlü uçurtma deneyi, aynen leyden şişesinde olduğu gibi, atmosfer elektriğinin şimşek ve gökgürültüsüne neden olduğunu kanıtladı. Franklin, tüm maddelerde elektrik iletkenliğinin var olduğunu fakat maddenin özelliğine göre bu iletkenliğin az veya çok olarak değer değiştirdiğini teori olarak öne sürdü. İngiliz kimyacı Joseph Priestley 1766’da elektrik kuvvetleri arasında uzaklığın tersi ile bağlantılı bir oran olduğunu deneysel olarak kanıtladı. Charles Augustin de Coulomb bireysel olarak elektrik üreten cihazların güçlerinin orantılı olarak birleştirilebileceğini gösterdi. Faraday, 19. Yüzyılın başlarında elektrik kuvvetleri ile ilgili bir çok matematiksel katkıda bulunmuştur. İtalian fizikçi Luigi Galvani ve Alessvero Volta elektikle ilgili önemli deneyleri yürüttüler. Galvani, kurbağa bacaklarına elektrik verip kas hareketlerini inceledi. Volta 1800 yılında elektrokimyasal yöntemlerle yaptığı ilk elektrik pilinin duyurusunu yaptı. Danimarkalı bilimadamı Hans Christian Oersted 1819’da manyetik alan olan yerde elektrik akımının oluşturulabileceğini örneklerle kanıtladı. 1831’de Faraday kablodan yapılan bir bobine elektrik verildiğinde bobinin çevresinde elektromanyetizma oluşacağını kanıtladı. 1840 yıllarında James Prescott Joule ve Alman bilimadamı Hermann Ludwig Ferdinve von Helmholtz elektriğin bir enerji şekli olduğunu ve belli kanunlara riayet ettiğini örnekle kanıtladılar. 19. yüzyılda elektrik hakkında önemli bir katkı da İngiliz matematikçi ve fizikçi James Clerk Maxwell’den gelmiştir. Maxwell elektromanyetik dalgaların özelliklerini araştırdı ve elektrik ile benzerliklerinin olduğunu ispatladı.Onun çalışmaları 1886 da atmosferde ilk elektrik dalgaları üretme, yayma işlemlerini gerçekleştiren Alman fizikçisi Heinrich Rudolf Hertz ve 1896 da bu dalgaları kullanarak iletişimin temeli olan radyo sinyalleşmesini gerçekleştiren İtalian mühendis Guglielmo Marconi için yol gösterici olmuştur. Hollandalı fizikçi Hendrik Antoon Lorentz tarafından 1892 yılında geliştirilen elektron teorisi, modern elektrik teorisinin temelidir.
Elektron üstündeki elektrik miktarı ilk kez Amerikan fizikçi Robert Verews Millikan tarafından 1909 da kesin olarak ölçülmüştür. Elektriğin bir güç kaynağı olarak yagın kullanımı Thomas Alva Edison, Nikola Tesla, ve Charles Proteus Steinmetz gibi öncü Amerikan mühendislerinin çalışmalarıyla gelişmiştir.

Dirençler

Biraz dirençler hakkında bilgi paylaşalım. Adı üstünde direnç birşeye karşı gelen anlamında peki neye? Üzerlerindeki renkler neyi ifade ediyor?


İki ucu arasına gerilim uygulanan bir maddenin elektrik akımına karşı gösterdiği direnme özelliğine denir. Kısaca; elektrik akımına gösterilen zorluğa direnç denir.






Eğer direnç değeri yüksek olursa içinden geçen akım değeri düşük olur.

BİRİM :Direnç"R" veya "r" harfi ile gösterilir, birimi ohm (Ω) dur. Dirençler içinden geçen akımla doğru orantılı bir şekilde etrafına ısı yayar.

Dirençler bir wataj oranına sahiptir. Bu oran ne kadar büyük olursa o kadar çok ısıyı yayarlar.


Direnç sayısını sınırlayabilmek için dirençler için standart direnç değerleri bulunmuştur. Bunlar;
1.0 1.2 1.8 2.2 2.7 3.3 3.9 4.7 5.6 6.8 8.2

DİRENÇ OKUMA: Renkli dirençlerde 1 nci ve 2 nci bantlar sayıyı 3 ncü bant çarpanı ve 4 ncü bant ise direncin toleransını verir. 5 renkli dirençlerde ise 1, 2 ve 3 ncü bantlar sayıyı 4 ncü bant çarpanı ve 5 nci bant ise toleransı verir. 5 bantlı dirençler genellikle daha hassas değerlere sahip dirençlerdir ve özel devreler için imal edilirler.



KARBON FILM DIRENÇ
RC harfleri ile ifade edilir.

Karbon Film Direnç; kömür tozu ile, reçine tozunun eritilmesi ile elde edilir, bir cam tüp üzerine yerleştirilir veya seramik çubuk üzerine karbon mürekkep püskürtülür ve fırınlanır. Üzerine elmas yada lazer teknolojisi ile spiral çizgiler atılarak dirence değer verilir.

Plastik ve ya epoksi kaplanarak neme karşı koruma sağlanır.

Ani gerilim yükselmesinde ve aşırı güç yüklemesinde zarar görür.

Sıcaklığa karşı kararlıdır. Elektronik devrelerde en çok kullanılan direnç türüdür.


METAL FILM DIRENÇ
RM harfleri ile ifade edilir.

Film dirençler şerit şeklinde yalıtkan bir gövde üzerine sarılmıştır. Bu durumu, bir fotoğraf filminin sarılışına benzetebiliriz. Film dirençler toleransı en küçük olan dirençlerdir. Yani, istenilen değer tam tutturulabilmektedir. Bu nedenle hassas direnç gerektiren elektronik devreler için çok önemli bir dirençtir. Ayrıca maksimum akımda bile
değeri pek değişmemektedir.

Plastik ve ya epoksi kaplanarak neme karşı koruma sağlanır.

Güç karbon dirence göre fazladır.BU nedenle ani gerilim artışlarında
üzerindeki fazla gücü çok kısa bir sürede dışarıya sıcaklık olarak verir,
böylece direnç yanmaz.

Karbon dirençlerin çalışamayacağı yüksek kararlılık ve duyarlılık
gerektiren uygulamalarda kullanılır.


METAL OKSİT FİLM DİRENÇ
RMO harfleri ile ifade edilir

Film direçlerine göre güç kaybı daha fazladır.

Güç kaybının fazla olduğu uygulamalarda
Kullanılır.






SİGORTA METAL FİLM DİRENÇ

RMF harfleri ile ifade edilir.


Direnci akımla orantılı olarak artar,akım belli bir değere
gelince direnç açık devre olur ve devreyi açar.


Akım sınırlaması gereken yerlerde devreyi korumak
amacı ile kullanılır.



TAŞ DiRENÇ
RW Harfleri ile ifade edilir(power wirewound)



Güç devrelerinde kullanılan dirençlerdir.Yüksek güçte ve
düşük ohm’ajda üretilirler.

Seramik üzerine bir alaşım teli sarılarak yapılır.Yalıtımı
sağlamak ve nemi önlemek için çok iyi bir şekilde kaplanır.
(örn:cam emayeyle,çimentoyla,silikonla).

Güç kaybı en büyük dirençtir. Ani gerilim sıçramalarına
dayanıklıdır.Sıcaklığa karşı kararlıdır.


POTANSiYOMETRE
R-POT harfleri ile ifade edilir.

Direnç değerinde duruma göre değişiklik yapılması
veya istenilen bir değere ayarlanması gereken devrelerde
kullanılır. Karbon, telli ve kalın film yapıda olanları vardır.
Ayarlı dirençlerin1A akım değerine kadar kullanılanlarına
Potansiyometre denir.

Potansiyometreler üç bacaklıdır. Direnç değerinin
değiştirilmesi yoluyla gerilim bölme, diğer bir deyimle çıkış
gerilimini ayarlama işlemini yaparlar.

Potansiyometreler, darbe jenaratörününde darbe genişliği
ayarı,yükselteçte ses ve ton ayarı, skoptaki genlik ayarı,
haberleşmede frekans ayarı için kullanılır.

Display Teknolojileri

Son zamanlarda artan display teknolojilerine ayak uydurmak oldukca zor. TV uretiminde gelistirilen yeni teknolojiler son kullanici tarafindan ne kadar biliniyor ve eksik kalan yanlar ne kadar farkediliyor? Alacagimiz bir TV nin avantaj ve dezavantajlari neler?Bu arastirma konumda sizlere bu konuda yardimci olmaya calistim. Umarim yararli olur.

Devamı

ANAHTARLAMALI( SWITCHING ) REGÜLATÖRLER

Günümüzde bir çok elektronik cihazın regülatör devresi incelendiğinde küçük bir ferit core üzerine sarılmış az bir spir ve çokaz bir yer kaplayan elektronik elemanlar görülecektir। Lineer regülatörlerin giriş gerilimini temin etmek için 220 V şebeke geriliminin uygun bir transformatör ile sağlanması gerekmektedir. Oysa switching regulatörler şebeke gerilimini de kontrol edebileceği gibi uygun bir transformatörlede daha düşük seviyeli gerilimi kontrol edebilmektedir.

Devamı

AUTOCAD

AUTOCAD'E GİRİŞ
Amerika Birleşik Devletlerinin en büyük yazılım firmalarından olan Autodesk Inc।’in ürünü AutoCAD, bilgisayar destekli çizim ve tasarım programıdır. Sürekli geliştirilen AutoCAD’in çizim dosya uzantısı .dwg, dünya endüstriyel çizim standardı olarak kabul edilmiştir. AutoCAD genel amaçlı bir tasarım ve çizim programı olduğundan herhangi bir meslek dalına yönelik olarak oluşturulmamıştır. Gerek 2 boyutlu, gerek 3 boyutlu çalışmaları ile sağladığı avantajlar, kullanım kolaylığı ile mimarlıktan, reklamcılığa, makine mühendisliğine, elektronik mühendisliğine ve pek çok meslek dalındaki kullanıcılar tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır.

KOJENERASYON SİSTEMLERİ

Dönem içi birkaç arkadaşla hazırladığımız projemiz

KOJENERASYONUN TANIMI
Tek bir sistemden eş zamanlı olarak elektrik ve/veya mekanik güç ile kullanılabilir ısı üretilmesi demek olan kojenerasyon veya diğer adıyla Bileşik Isı ve Güç Üretimi tekniğinde ana kaynak; kullanılan gaz türbini veya gaz motorunun jeneratör gücü ile motor soğutma ısısı, yağlama yağı ve egzost gazının ısısıdır.
Primer yakıt rezervlerinin azaldığı ve global rekabetin arttığı günümüz ortamında enerji girdilerinde süreklilik, kalite ve asgari maliyetleri sağlamak, kaçınılmaz olmuştur. Bu anlamda kojenerasyon günümüz çağdaş "enerji yönetimi" teknikleri içinde ön sıralarda yer almaktadır. Kojenerasyon kısaca, enerjinin hem elektrik hem de ısı formlarında aynı sistemden beraberce üretilmesidir. Bu birliktelik, iki enerji formunun da tek tek kendi başlarına ayrı yerlerde üretilmesinden daha ekonomik neticeler oluşturmaktadır. Basit çevrimde çalışan, yani sadece elektrik üreten bir gaz türbini ya da motorun kullandığı enerjinin %30-40 kadarını elektriğe çevirebilir. Bu sistemin kojenerasyon şeklinde kullanılması halinde sistemden dışarıya atılacak olan ısı enerjisinin büyük bir bölümü de kullanılabilir enerjiye dönüştürülerek toplam enerji girişinin % 70-90 arasında değerlendirilmesi sağlanabilir. Bu tekniğe "birleşik ısı-güç sistemleri" ya da kısaca "kojenerasyon" diyoruz.

Proje Yeni Link

PLC ile 100 Araç Kapasiteli Otopark Projesi

100 Araç Kapasiteli Otopark Projesi

100 araç kapasiteli bir otopark PLC ile kontrol ediliyor.Otopark girişinde bulunan S1 sensörü gelen aracı algılar ve giriş barikatını açmak için Motor1 i enerjilendirir. Motor1 in enerjisi 5 saniye sonra kesilir ve kapı otomatik olarak kapanır. Araç çıkış barikatıda S2 sensörünün aracı görmesiyle Motor2 yi enerjilendirir. Motor2 nin 5 saniye sonra enerjisi kesilir ve çıkış barikatı otomatik olarak kapanır. Otopark içerisindeki araç sayısı 100 e ulaşınca otopark girişindeki DOLU lambası yanarak gelen araçları içeri almıyor. Otopark içerisindeki araç sayısı 100 e ulaşana kadar BOŞ lambası yanarak gelen araçları bilgilendiriyor. Ayrıca otopark içerisinde karbon monoksit gaz seviyesini ölçen bir gaz sensörü içerideki gaz seviyesi tehlikeli olduğunda Gaz Seviyesi Yüksek Lambası yanar Havalandırma Pervanelerini gaz seviyesi düşene kadar en az 5 dakika çalıştırır. Havalandırma pervanelerinin çalışabilmesi için analog 8V luk sinyal gerekmektedir.Ayrıca özel durumlar için tüm blokları resetleme butonu vardır.

Not: Ladder Diagramı Omron Plc içindir.
Çözümler link : 1 2

Güç Elemanlarında Soğutma Sistemlerinin İncelenmesi

Sizlerle Proje 1 ödevimi paylaşıyorum umarım yardımcı olur.



ÖZET

Güç elektroniğinde soğutma ihtiyacı, kullanılan elemanların (direnç, kondansatör, transistör vb.) iç ısılarının kontrolunun sağlanması için gereklidir. Aşırı iç ısının, özellikle güç yarı iletkenlerinin tüm güç elektronik unsurlarına zararlı olması nedeniyle güç elemanlarının soğutulması büyük önem arz eder.
Isı transferinin ana konusu, soğutucuların dizaynı ve tanımlanması, termal emniyetin sağlanmasını içerir. Güvenilir bir sistemi tasarlarken kullandığımız elemanları iyi tanımalı ve onları verimli bir şekle kullanabilmek için soğutma sistemlerini iyi bilmek gerekir.
Ben bu projemde, güç elektroniği soğutma sistemlerini tanıtmamla birlikte, bu sistemlerin nasıl ve ne amaçla kullanılacağını göstermeye çalıştım.

Linki

MATLAB

MATLAB

MATLAB; (MATrix LABoratory); ilk defa 1985'de C.B Moler tarafından matematik ve özellikle de matris esaslı matematik ortamında kullanılmak üzere geliştirilmiş etkileşimli bir paket programlama dilidir.
İlk sürümleri FORTRAN diliyle hazırlanmış olmakla beraber son sürümleri (1999 yılı itibariyle 5.3 dür) C dilinde hazırlanmıştır.MATLAB mühendislik alanında (hesaplamalarında); sayısal hesaplama, veri çözümleri ve grafik işlemlerinde kullanılabilecek
genel amaçlı bir program olmakla beraber özel amaçlı modüler paketlere de sahiptir. CONTROL TOOLBOX, SIGNAL TOOLBOX gibi paket programlar CACSD (Bilgisayar destekli denetim sistemi tasarımı) paketler olup bunlar denetim sistemlerinin tasarımında çok etkili araçlardır. Ayrıca WINDOWS ortamında çalışan SIMULINK, etkileşimli benzetim programlarının hazırlanması ve çalıştırılmasında büyük kolaylıklar sağlamaktadır.

MATLAB'IN KULLANIM AMACI VE YERİ
MATLAB'TA KULLANILAN BELLİ BAŞLI KOMUT İŞARETLERİ
gb konular aşağıdaki linkteki dosyada türkçe olarak bulabilirsiniz.
Kaynak Dosyalar 1 2 3

RÜZGAR ENERJİSİ


RÜZGAR ENERJİSİNİN ÖZELLİKLERİ Rüzgar enerjisinin kaynağı güneştir. Güneşin, yer yüzeyini ve atmosferi farklı derecede ısıtmasından rüzgar adı verilen hava akımı oluşur. Dünya yüzeyine ulaşan güneş enerjisinin yalnızca küçük bir bölümü rüzgar enerjisine çevrilir. Rüzgar enerjisinin özellikleri genel olarak şunlardır: 1) Atmosferde bol ve serbest olarak bulunur. 2) Yenilenebilir ve temiz bir enerji kaynağıdır. 3) Enerjisi hızının küpü ile orantılıdır. 4) Yoğunluğu düşüktür. 5) Enerjisinin depolanması, başka bir enerjiye çevrilmesi ile mümkündür. Çevre kirliliği yaratmaz.

PLAYSTATION



Son beş yıldır, Sony PlayStation video oyun sistemlerine hakim oldu. PlayStation o kadar popüler oldu ki Nintendo 64 ve Sega Dreamcast inanılmaz teknik özelliklerle meydan okumasına rağmen Sony’ nin yaptığı araştırmalarda, Amerika da 4 aileden 3’ ünün Sony PlayStation’ ı olduğu belirlendi.

Yazının devamı

Ev Ses Sistemleri



Bir sistemde hoparlörün görevi, CD, kaset ve ya DVD gibi kayıtlardan elektronik sinyali alma ve bizim duyabildiğimiz asıl ses haline dönüştürmektir.
Bu makalede, hoparlörün bunu nasıl yaptığını, hoparlör tasarımlarını, hoparlörlerin nasıl sınıflandırıldığını ve nasıl gördüğünü ayrıca bu farklılıkların, ses kalitesini nasıl etkilediğini bakacağız.
Hoparlörün, nasıl çalıştığını anlaşılması için ilk olarak, sesin, nasıl oluştuğunun anlaşılması gerekir.

Yazının devamı

BASILABİLİR BİLGİSAYARLAR NASIL ÇALIŞIR?



Az sayıdaki sanayi, bilgisayar sanayisinin, son 50 yılda yaptığı teknolojideki kocaman sıçramalara böbürlenebilir. 1940lar'da transistorun icadından beri, bilgisayar sektörü hızla gelişmiş makineler alabildiğine küçülmüş ve bir kaç saniye içinde milyonlarca işlemi yapabilir hale gelmiştir Bilgisayar imalatı, son yarı-yüzyılda büyük adımlar atarken, imal eden süreç, hala bir avuç şirketle sınırlıdır.

Bilgisayar imalatı pahalı ve zaman harcanması gereken bir iştir.bir silisyum temel alınan mikroişlemcinin imalatı yaklaşık iki milyar dolar civarındadır ve iki hafta kadar bir süreç içerir. Çok az sayıdaki kimsenin, onların kendi bilgisayar parçalarını yapması için kaynakları vardır. Bu yüzden araştırmacılar kendi fabrikalarında mikroçip ürettiler ve Internet yoluyla diğer kullanıcıların o çiplerin yazılımlarını kolayca alabilmelerine olanak sağladılar .
Yazının devamı

GÜNEŞ HÜCRELERİ NASIL ÇALIŞIR



Güneş hücreleri olan hesap makinelerini muhtemelen görmüşsünüzdür. Bu hesap makineleri hiçbir zaman pile ihtiyaç duymazlar ve bazen kapama düğmeleri bile yoktur. Yeteri kadar ışık verirseniz sürekli çalışacaklarmış gibi görünürler. Acil yol işaretçilerinde veya arama kutularında , şamandıraların üzerinde bulunan geniş güneş panellerini görmüşsünüzdür. Bu panelleri hesap makinelerindeki kadar çok kullanılmasalar da onlar çoğu yerdeler ve nere bakacağını bildikten sonra bunları ayırt etmek çok da zor değildir. Elektrik sistemlerde güç sağlamak için kullanılan uydularda da güneş hücreleri bulunur.

Son 20 yıldır, bir gün hepimizin güneşten bedava elektriği kullanacağımızı ileri süren “güneş devrimi” hakkında bir şeyler duymuşsunuzdur. Güneşli parlak bir günde, gezegen yüzeyinin her metrekaresine güneş yaklaşık 1,000 watt lık enerjiyi yayacak ve biz bu enerjinin tamamını elde edebilirsek evlerimize ve ofislerimize bedava güç sağlayabileceğiz. Bu karşı konulamaz bir beklenti.
Yazının devamı

Plazma Ekranlar



Plazma Nedir?

Maddenin üç hali vardır bunlar sıvı katı ve gazdır. Bunu hepimiz ilkokulda öğrenmiştik.Peki o zaman maddenin 4. hali olduğu söylenen ve son on yılda gündeme gelen plazma nedir? Eğer "ben plazmaya daha yakından bakmak istiyorum" diyorsanız, yapmanız gereken çok basit. Kibriti elinize alın ve çakın. İşte pırıl pırıl alevi ile plazma karşınızda duruyor. Evet alev de bir plazma hâlidir.Alevin kibritteki sıcaklığı kibritin elinizle söndürebileceğiniz kadar düşük olabileceği gibi Güneşin çekirdeğindeki gibi milyonlarca santigrad kadar yüksek de olabilir. Plazma hâli sadece elektrik gerilim altında oluşmaz. Gaz hâline gelen bir maddeyi çok yüksek sıcaklıklara ısıtırsanız; enerji alanı elektronlar çekirdeklerinden kurtulur ve gaz plazma hâline geçer. Sıcaklık güneş çekirdeğindeki gibi çok yüksek ise; atomlar tüm elektronlarını kaybetmiş hâlde bulunabilirler.Bizim günlük hayatımızda kullandığımız alev nispeten düşük sıcaklıktadır. Ancak burada düşük sıcaklıktaki alevin enerjisi ile ısınma ve yemek pişirme gibi ihtiyaçlarımızı giderdiğimizi unutmayalım. Bu arada çaktığınız kibrit bitmek üzere. En iyisi siz onunla bir mumu tutuşturup plazmayı öyle seyredin. Mumun alevi de düşük sıcaklıkta bir plazma hâlidir. Ancak "bu sıcaklık bana yetmez" demeyin.
Yazının devamı